15 SORUDA YÖNETİM BİLİŞİM SİSTEMLERİ SERİSİ

 

Merhaba değerli arkadaşlar,

Tercih döneminde  olup ve kafasında binbir türlü soru olan üniversite adayı arkadaşlar için röportaj serimiz hızla devam ediyor. Siz değerli YBSBlog takipçileri için; Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü mezunlarına ulaşıp sıkça sorulan sorulardan 15 tanesini sorup cevaplarıyla sizleri aydınlatıyoruz.

” 15 Soruda YBS Serisi ” adlı mezunlarla yaptığımız röportajımızı Yeditepe Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü mezunu ve  Dokuz Eylül Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak çalışan  değerli hocamız Ceyda ÜNAL ile yaptık. Hadi, çok vakit kaybetmeden röportajımıza geçelim.

 

1)Ben kimim?(Kendinizden  Bahseder misiniz?

Merhabalar. Ben Ceyda Ünal. %100 burslu olarak başladığım Yeditepe Üniversitesi Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri Bölümü’nden bölüm üçüncülüğü derecesiyle 2014 yılında mezun oldum. Son sınıfta özel sektörde altı ay ERP Danışmanlığı yaptıktan sonra 2014 yılında İstanbul Üniversitesi Enformatik Anabilim Dalında yüksek lisansa başladım. Bir sene sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Anabilim Dalında araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladım. Aynı alanda yüksek lisans eğitimimi tamamladım, şuanda da doktora programına devam etmekteyim.

 

 

2)Sizce YBS Bölümü Nedir ?

YBS, kısaca; en hızlı, en doğru kararla rekabet avantajı sağlamak için kullanılan sistemleri işaret etmekte. Daha detaylı bahsetmek gerekirse, YBS, 80’li yıllarda kayıt tutmakla başlayan bilgi işlemenin kapsamını sadece ticari işlemler ve operasyonlar için değil, aynı zamanda yönetim ve yönetim fonksiyonlarını destekleyen, organizasyonel-organizasyonlar arası iletişim ve koordinasyonu destekleyecek şekilde genişletmiştir. YBS, bilgi sistemlerinin sadece teknolojik boyutuna değil, aynı zamanda organizasyonel, yönetimsel ve sosyal boyutuna da odaklanmaktadır. Yani, işin teknik boyutunun yanında bu sistemleri kullanacak kişilerin ne istediğinin öneminin anlaşılması için işletme tarafının da çok iyi kavranması gerekmekte. Bunun yanında psikoloji, sosyoloji, yöneylem araştırması, karar bilimleri gibi alanları da içinde barındırmakta. Bu yüzden YBS’yi sosyoteknik sistemler başlığında incelemek gerekir. Özetlemek gerekirse de karar vermenin bu kadar hızlı ve etkin olması gereken bir ekosistemde teknolojinin, farklı yönetim seviyelerinde etkin karar verme için nerede/nasıl kullanılması gerektiğini keşfedebilen kişilerin yetiştirildiği bir bölümdür diyebilirim.

 

 

3)İngilizce hazırlık okunmalı mı ?

İngilizce eğitimini hazırlık dönemi kapsamında değerlendirmemek gerektiğini düşünüyorum. Hazırlık eğitimi olsa da olmasa da yabancı dil özellikle İngilizce yeterliliğe sahip olmak; bu alandaki çalışmaları, güncel literatürü yakından takip edebilmek, uluslararası projelerde yer alabilmek ve aynı zamanda uluslararası kurum ve kuruluşlarda bir pozisyon edinebilmek için artık bir seçenek değil zorunluluk olmuş durumda. Ben lisans dönemimde %100 İngilizce bir eğitim aldığım için bunun faydasını gördüm diyebilirim. Özetle hazırlık okunmasa da İngilizce anlamında temel yetkinliklere sahip olabilmek ve avantajlı konuma geçebilmek için gerekli adımların bir şekilde atılması gerektiğini söyleyebilirim.

 

 

4)Hangi Pozisyonlarda çalışabiliriz?

Yönetim Bilişim Sistemleri bölüm mezunları hem kamu hem de özel sektörde istihdam edilebilirler. Yazılım, telekomünikasyon, bankacılık, e-ticaret gibi farklı sektörlerde, organizasyonların bilgi işlem departmanlarında; sistem analisti, proje yöneticisi, veri analisti, BT yöneticisi, web tasarım uzmanı, sistem yöneticisi, yazılım geliştirici ve iş zekası uzmanı gibi pozisyonlarda görev alabilirler. Kamu sektörüyle ilgili kısmı da bir sonraki sorumuzda açıklığa kavuşturabiliriz.

 

 

5)YBS İçin Devlette çalışma imkanı var mı ?

YBS için devlet kadrolarında yer bulmak da mümkün. Bu bağlamda bilgisayar işletmeni, veri hazırlama ve kontrol işletmeni gibi kadrolarda YBS mezunları kendilerine yer edinebilir. Kurum sınavlarında da şartlar sağlandığı takdirde YBS mezunları istihdam edilebilir. Fakat kendi gözlemim, daha çok özel sektör ve akademi bünyesinde YBS mezunlarını görebiliyoruz. Girişimcilik yolunu seçen YBS mezunları da azımsanmayacak seviyede; fakat bu konuda daha çok yol katetmemiz gerektiğini düşünüyorum.

 

 

6)Size Göre Özel Üniversite Mi Yoksa Devlet Üniversitesi Tercih edilmeli ?

Bu konuda net bir ayrımın yapılamayacağını düşünüyorum. İki tarafta da kendine yer bulmuş biri olarak, burada önemli olan, kişinin kendine yeterince iyi yatırım yapabileceği koşulların sağlanmış olmasıdır. Özel üniversite de devlet üniversitesi de mezuniyet sonrası başarı garanti edemez; fakat önemli olan bu bölümden mezun olduğunuzda akademik bilginizi ve bilimsel metodolojiyi iş süreçleriyle harmanlayabilmenizi, farklı disiplinlerdeki uzman kişilerle ortak bir paydada buluşabilmenizi, işbirlikçi ve özellikle uluslararası projelerde kendinize yer bulabilmenizi sağlayacak altyapının kurgulandığı bir eğitim alabilmenin en önemli kriter olduğu düşüncesindeyim.

 

7)Bir YBS’ cinin olmazsa olmaz özelliği Ne Olmalı?

Bana göre bir YBS’cinin olmazsa olmazı “lifelong learning” diye tabir ettiğimiz “hayat boyu öğrenme” kavramını içselleştirmek olmalıdır. Öğrenmeyi bir eğitim kurumunun çatısından çıkarıp, kendi hayatlarının rutininde bu aktiviteye yer vermeleri çok kritiktir. Özellikle YBS gibi dinamik, her yeni günün farklı yenilikleri getirdiği ve gelişmenin hiçbir zaman bitmediği bu alanda sürdürülebilir bir öğrenme rutininin sağlanıp yeni bilgi ve becerileri özümsemek büyük bir avantaj olacaktır. Özellikle pandemi döneminde bu konu için ciddi adımlar atıldığını gördük; seminer, webinar, online konferanslar gibi etkinliklerin artışı, öğrenmeyi günlük hayatımızın bir parçası haline getirdi diyebilirim.

 

8)Peki Neden YBS Tercih Ettiniz?

Lise yıllarımdan beri teknolojiye bir ilgim bulunmaktaydı. Üniversite tercihlerini yaptığım 2009 senesinde maalesef YBS bölümünün ülkemizde bilinirliği çok düşüktü. Benim gibi birçok kişi eminim ki “2 yıllık mı?” sorularıyla karşılaşmıştır 😊 Tercihleri yapmadan önce hali hazırda o zaman lisans programı olan YBS bölümlerinin ders programlarını incelemiştim. Bölümün, yönetim kısmına yer vermesi ve bu iki alanı aynı potada eritmesi bu kişilerin işletmeler için kilit elemanlar olabileceği düşüncemi pekiştirmişti. Bu yüzden de YBS bölümünün benim için iyi bir tercih olacağını düşünmüştüm, lisans eğitimim de bu düşüncemi destekledi.

 

 

9)Üniversite hayatınız boyunca kendinizi geliştirmek adına hangi alanlara yöneldiniz ?

Üniversite hayatım boyunca, kendimi geliştirmek adına birçok konferansa katıldım, yazılımla ilgili temelim olmadığı için o alandaki eksikliklerimi kapatmaya yönelik adımlar attım. Son sınıfta üniversitenin Münih Teknik Üniversitesi’yle olan işbirliği sonucunda bazı dersleri SAP üzerinden almıştık. Bu süreçte ERP sektörü ve yazılımları hakkında kendimi geliştirme fırsatı yakaladım. Bu sayede son sınıfta part-time danışmanlık yapma fırsatı yakaladım. Böylelikle özel sektöre de ilk adımımı atmış oldum.

 

 

10)Mezun olduğunuz yıldan bu yana, sizce iş hayatında MIS adına ne gibi değişiklikler ve gelişmeler meydana geldi?

Mezun olduğum 2014 yılından bu yana aslında YBS alanında birçok değişim meydana geldi. O zamandan bu yana daha bağlantılı, bağlantısal bir bütünselliğin içinde çok daha entegre, fiziksel sınırların yok olmaya başladığı bir dünyaya adım attık. Pandemi sürecine bakacak olursak da çalışma modellerinin tamamen değişmeye başladığını, uzaktan çalışmanın yaygınlaştığını ve e-ticaret sektörünün büyümesini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Yine o zamandan bu zamana dünyanın yeni petrolü olarak adlandırılan veri ve veriye dayalı süreçlerin yönetimi büyük bir önem kazandı. Bu anlamda veriden beslenen, veriden çıkarım yapabilen ve sonuçta veriden karar vermeye yardımcı olan sistemlerin önemi de gün geçtikçe artmakta. Harari bu konuyla ilgili olarak “Eğer elinizde yeteri kadar veri varsa bir ülkeyi ele geçirmek için o ülkeye asker göndermenize gerek yok” der. Bu anlamda bu yenilik ve gelişmelere ayak uydurmak, bu ekosistemde kendimize yer edinebilmek için de az önce bahsettiğim zamandan ve mekandan bağımsız “lifelong learner” olmamız gerektiği de aşikâr.

 

 

11)Çalışıyor musunuz ? İşe girme Sürecinizi anlatır mısınız?   (İşe girerken neler ile karşılaştınız )

Şu anda Dokuz Eylül Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü’nde araştırma görevlisi olarak çalışmaktayım. Aslında lisans 2. Sınıftan beri kariyerimi bu yol üzerine yapılandırmıştım. Bu sebeple yol haritamı da bu hedefe göre belirledim. Bu amaçla öncelikle ortalamamı yüksek tutmaya çalıştım; bunu yaparken de işin “öğrenme” kısmına odaklandım. Son sınıfta ise ALES ve YDS’ye hazırlanıp puanlarımı aldım. Daha sonrasında da üniversitelerin açmış olduğu kadro ilanlarını takip edip başvurdum. Aslında akademik kariyer yolculuğuyla ilgili bana çok soru geldiğini söyleyebilirim. Yeni dönemde YBS bölümlerinin sayısı da artmakta; bu yüzden akademi tarafında da YBS mezunlarına ihtiyaç artacaktır. Sizin vesilenizle bu konuda sorusu olanların da aşağıdaki iletişim adresimden bana ulaşabileceklerini belirtmek isterim.

 

 

12)Hangi Üniversite Seçmeliyim ?

Aslında 6. Soruda bu konuya değindim. Burada sizin ilgi alanlarınızın ve beklentilerinizin önemi çok büyük. Fakat sektörle işbirliği olan, uluslararasılaşma sürecinde yol almış bir üniversiteyi seçmiş olmanın avantajları olduğunu düşünmekteyim. Bu kısmı araştırmak ve işin uzmanlarından derinlemesine bilgi almak da size düşüyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri ile ilgili olarak da merak ettikleriniz varsa bana ulaşabilirsiniz.

 

 

13)Bölümü Bilişim ağırlıklı olarak mı yoksa Yönetim ağırlıklı olarak mı okusam ?

Bu aslında sizin bir YBS uzmanı olarak, kendinizi nerede konumlandırdığınıza bağlı. Genelde ilk sınıflarda havuz derslerini aldıktan sonra seçmeli dersleri kendi ilgi alanınıza göre seçerseniz hangi yöne gitmek istediğinize karar verebilirsiniz. Tabiki işin içinde yönetim ve bilişim ayrı ayrı geçtiğinden dolayı bir kısmı tamamen ihmal etmeniz doğru olmayacaktır. YBS için hep kısaca “işletme problemlerini bilişim teknolojilerinden yararlanarak çözmek” denir. Dolayısıyla bu iki alanın kesiştiği noktalarda, kendinizi günün sonunda hangi aracın ve teknolojilerin hangi problemleri çözebileceğini, bu çözümlerin işletmenin karar sürecine nasıl katkı sağlayabileceğini keşfedebilecek bir noktaya getirmeniz gerekiyor.

 

 

14)1 Milyon Yazılımcı Projesi YBS’ni Nasıl Etkileyebilir?

Bildiğim ve takip edebildiğim kadarıyla 1 Milyon Yazılımcı projesi, bu alanda istihdam edilecek kişilere uygulamalı bilişim eğitimlerini, online eğitim avantajını kullanarak vermekte. Bu eğitimi alanların da potansiyel olarak sektöre kazandırılmasında büyük bir önem taşıyor. Bu proje, YBS mezunlarının bilişim tarafında proje bazlı çalışmalar yaparak, gerçek hayat uygulamalarını görme şanslarını artırabilir. Aynı zamanda farklı uzmanlık alanlarında kendilerini geliştiren kişilerle işbirlikleri yapmaları için bir zemin oluşturabilir. Tabiki en önemlisi, bu alandan mezun olanların sektörle bağlantısını sağlaması olacaktır.

 

 

15)YBS bölümünü tercih edecek arkadaşlara ne gibi önerileriniz bulunuyor?

YBS bölümünü tercih edecek arkadaşlara öncelikle gerçekten bu bölümle ilgili bilgi sahibi olmalarını ve derinlemesine araştırma yapmalarını öneririm. Her ne kadar pandemi döneminde yüzyüze görüşme şansı bulamama ihtimalleri olsa da, dijital dönüşümün gücünden yararlanıp bu alandaki profesyonellerle iletişim kurmalarını, mezunlarla konuşmalarını önerebilirim. Sohbet genel olarak işin akademik boyutuyla şekillendi; fakat arkadaşların bu alanın sosyal yönünü de ihmal etmemeleri gerektiğini vurgulamak gerekiyor. Genellikle her üniversitede YBS toplulukları bulunmakta. Burada etkinliklere katılmalarını, sektörde/dünyada neler olup bittiğini araştırmaya hevesli olmalarını, öğrenmekten vazgeçmemelerini öneririm. Üniversite hayatım boyunca gönüllü kuruluşlarda çalışma fırsatım oldu ve buna hala devam etmekteyim. Son olarak şunu söyleyeyim, bir insanın hayatına dokunabilmenin sizi nasıl geliştirdiğine inanamayacaksınız.

 

 

İletişim: ceyda.unal@deu.edu.tr

 

Çok değerli hocamız, bizi kırmayıp bize vakit ayırdığı için kendisine çok teşekkür ediyoruz. Sizlerde görüş ve fiklirlerinizi yorum kısmına yazarak sizler için daha faydalı içerikler oluşturmamızı sağlayabilirsiniz.

Şimdilik bu kadar, bir başka röportaj serimizde görüşmek üzere…

Yazar